3.Nükleer santral ‘İğneada’ya mı?

3.Nükleer santral ‘İğneada’ya mı?
Yayınlama: 13.07.2017
A+
A-


İstanbul’da düzenlenen Dünya Petrol Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan üçüncü nükleer santral için çalışmaların başladığını açıkladı. Daha önce iki santralin yapılacağı yer belli olmuştu. Üçüncü santral için ise İğneada’nın adı geçiyor.

İĞNEADA’NIN İSMİ GEÇİYOR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı ‘Üçüncü nükleer santral için çalışmalara başladık’ açıklamasının ardından gözler bu noktaya çevrildi. Üçüncü santralin nereye yapılacağı henüz netlik kazanmadı. Söylemler ise İğneada’ya yapılacağı yönünde. Diğer iki santral ise Sinop ve Mersin’de inşa edilecek.
İLK SANTRAL AKKUYU’YA
Rusya ile Türkiye arasında 2010 yılında imzalanan anlaşma sonrasında start alan Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesi 22 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor. Bir tanesi 1200 megavat gücünde 4 reaktörün olması planlanan santralin Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 10’unu karşılaması hedefleniyor. Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi Ekim 2016’da yaptığı toplantıda projenin planına izin vermişti. Rus devlet nükleer enerji şirketi Rosatom’un yaptığı projenin 2022 yılında sona ermesi bekleniyor.
İKİNCİ SANTRAL SİNOP’A
Sinop Nükleer Enerji Santrali için imzalar 2013 yılında atıldı. Santralin Sinop’un İnceburun Yarımadası’nda kurulması planlanıyor. Türkiye’nin Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nden sonra projelendirilen ikinci nükleer santrali olan Sinop Nükleer Santrali’nin maliyetinin 20 milyar dolar civarında olması bekleniyor. Japon MHI ve Fransız Areva ortak girişimi ile geliştirilen Atmea-I tipi basınçlı su reaktörü kullanılacak olup bu teknoloji Sinop yatırımı gerçekleşirse dünyada ilk defa Sinop’ta denenecek. Santralin 1120 MW’lik 4 reaktör ünitesiyle toplam 4.480 MW kurulu güce sahip olması tasarlanıyor. Santralin ilk reaktörünün 2023 yılında devreye girmesi planlanıyor.
BÜYÜK TEPKİ TOPLAMIŞTI
Sinop’ta kurulacak nükleer santral için imzaların atılmasından sonra tepkiler art arda gelmişti. Vatandaşlar nükleer santralin taşıdığı radyoaktif tehlikeler nedeniyle tedirgin olmuş ve santralin Sinop’a kurulmasını istememişti. Ayrıca santralin yapılacağı bölgenin balık göç yolları üzerinde olduğu ve bu durumun geçimini büyük oranda balıkçılıktan sağlayan bölge halkını olumsuz etkileyeceği konuşulmuştu.
ÜÇÜNCÜ SANTRAL İÇİN İĞNEADA
Dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun 2015 yılında yaptığı açıklamada, Türkiye’de yapılacak üçüncü nükleer santral için Kırklareli’nin İğneada bölgesinin planlandığını söylemişti. Alaboyun, üçüncü sanatralin kimler tarafından yapılacağı sorusunu, “Şu an 3’üncü de Çinliler ve Amerika’nın Westinghouse firmasıyla mutabakat zaptı şeklinde bir anlaşma imzalandı, onlar bir çalışma yapıyorlar ama tabii ki bu diğer firmalara açık değil anlamına gelmez. Bu konuda teklif vereceklerle görüşüyoruz. Japonların yine ilgisi var, bu nükleer tesisin teknolojisinin de aynı olmasını istiyoruz” şeklinde yanıtlamıştı.
LONGOZ ORMANLARI TEHLİKEDE
Aralarında İğneada’nın da bulunduğu Türkiye’de sadece 4 bölge de bulunan langoz ormanları nadir rastlanan ekosistemler arasında. İğneada’da bulunan bu ormanlar Yıldız Dağları’ndan Karadeniz’e doğru akan derelerin beslediği Erikli, Mert ve Saka göllerinin, önlerindeki kumul dolayısıyla ilkbaharda fazla gelen sularla şişerek geriye doğru taşması ve düz araziyi kaplaması sonucunda oluşmuştur. Nadir bulunan bu ormanların habitatlarının korunması önemlidir.
DÜNYADA DURUM NE?
Japonya’da Fukuşima santralında tsunami sonrası meydana gelen patlamalar, nükleer santralların güvenliğiyle ilgili tartışmalara ivme kazandırdı. Konuyla ilgili en önemli adım Almanya’dan geldi. Almanya Başbakanı Angela Markel 1980’den önce kurulan 7 santralin 3 ay için kapatılacağını açıkladı. Almanya Ekonomi Bakanı da ülkede var olan 17 santralden 7’sinin kapatılmasının ülke ekonomisini etkilemeyeceğini açıkladı. Almanya hükümeti daha önce mevcut nükleer santrallarin daha uzun süre kullanımda kalmasına yönelik planını üç ay süreyle askıya aldığını duyurmuştu.
RUSYA SANTRALLERİNİ KONTROL EDİYOR
Rusya Başbakanı Vladimir Putin de ülkedeki nükleer santrallerin kontrol edilmesi emrini verdi. Rusya’nın yeni nükleer santral inşaası planları da gözden geçirilecek.
İSVİÇRE NÜKLEERE DUR DEDİ
İsviçre hükümeti güvenliğin ana öncelik olduğunu açıklayarak ülkedeki nükleer santral planlarını askıya aldığını duyurdu. İsviçre’de dört nükleer santral bulunuyor. Bu santrallarda toplam beş aktif reaktör var. Ülkenin elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 40’ını bu santrallar karşılıyor. Ancak bazı nükleer santrallar, ömürlerini tamamlamak üzere. Son kararla üç yeni santralla ilgili onay süreci askıya alındı. Kapatılma zamanı gelen iki eski nükleer santralın birkaç ay içinde devre dışı bırakılması bekleniyor.
AB SANTRALLERİ TEST EDECEK
Avrupa Birliği yetkilileri de bugün yapacakları olağanüstü toplantıda Avrupa’daki nükleer santralların güvenliğini ele aldı. Toplantı sonrasında AB Komisyonu’nun, Japonya’daki depremin ardından güvenliği tekrar tartışılmaya başlanan nükleer santrallerin stres testinden geçirilmesi önerisine sıcak yaklaştığı açıklandı. AB Komisyonu sözcülerinden Marlene Holzner, “Bu önerinin değerlendirilmesi ve tartışılması gerekli” dedi. Holzner, bugün Brüksel’de toplanacak olan AB enerji bakanlarının gündem maddelerinden birinin Avrupa’daki nükleer santrallerin güvenliği ve stres testi olacağını belirtti. Avusturya, Avrupa’daki tüm nükleer reaktörlerde “dayanıklılık testi” gerçekleştirmesi çağrısında bulundu. İngiliz hükümeti, Fransız hükümeti gibi “Japon deneyiminden ders aldığını” söyledi.
FRANSA DA TARTIŞIYOR
Nükleer tartışmasının en yoğun yaşandığı ülkelerden biri de, Avrupa’da en fazla nükleer reaktöre sahip olan Fransa. Aktif 58 nükleer reaktöre sahip Fransa’da Yeşiller Partisi, Japonya depremi sonrasında nükleer energiden vazgeçilmesi için kampanya başlattı. Partinin ‘gölge lideri’ olan Avrupa Parlamentosu Yeşiller grubu eşbaşkanı Daniel Cohn-Bendit, Fransız sol partilerini, “nükleerden vazgeçilmesi için referandum düzenlenmesini” savunmaya ve bu projeyi seçim programlarına eklemeye çağırdı. Ancak hükümet, bu karar nedeniyle nükleer karşıtlarının baskısı altındaydı. Onbinlerce kişi hafta sonunda 45 kilometrelik bir insan zinciri oluşturarak hükümeti protesto etmişti.

Saray Haber