Saray’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlandı

Saray’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlandı
Yayınlama: 17.07.2018
A+
A-

15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin bastırılmasının ardından resmi bayram ilan edilen Demokrasi ve Milli Birlik günü, tüm Türkiye’de olduğu gibi Saray’da da kutlandı.

Kaymakamlığın ve müftülüğün çeşitli etkinlikler düzenlediği organizasyonda, Saray Özel Anadolu Lisesi ve Mustafa Elmas Arıcı Anadolu Lisesi öğrencileri de şiir ve kompozisyonlarını okudu. Büyükyoncalı Bozoba Camii İmam Hatibi Mustafa Dinç’in Kuran-ı Kerim tilaveti okuduğu etkinlikte, Kaymakam Vekili Süleymanpaşa Kaymakamı Aslan Yurt günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yaptı.  Saray Müftülüğünü personelinin de ilahiler söylediği etkinlik, 15 Temmuz Şehitleri için hazırlanan sinevizyon gösterisiyle son buldu.
Programda günün anlam önemine dair konuşmayı yapan Saray Kaymakam Vekili Aslan Yurt, şunları ifade etti:
“Bugün, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün ikincisini kutluyoruz. Bu özel günü bir yandan buruk, bir yandan da heyecan içerisinde kutluyoruz. Buruk bir şekilde kutluyoruz. Buruk bir şekilde kutluyoruz çünkü 15 Temmuz 2016 gecesinde şehadete yürüyen şehitlerimizin görüntüleri halen gözümüzün önünde. O gün, tanklara, tüfeklere, uçaksavarlara karşı göğsüyle mücadele eden gazilerimizin, vatandaşlarımızın çekmiş olduğu sıkıntılar halen gözlerimizin önünde.
Ama bir yandan da heyecan içerisinde kutluyoruz çünkü 251 şehit, 2200 gazi verdikten sonra şanlı direnişten sonra güzel bir sabaha uyandık. FETÖ terör örgütünün yapmış olduğu hain darbe girişimini hakir bıraktık. Dünyada böyle bir şanlı direnişin belki bir örneği daha yoktur! Bu yüzden bu direnişi yapan halkımızla, milletimizle ne kadar gurur duysak azdır! 100 yıldan bu yana demokrasiyle yönetilmeyi benimseyen Türk Milleti 15 Temmuz 2016 tarihinde demokratik yönetime kasteden, Türk Milletini köleleştirmek isteyen FETÖ hanilerine hiç beklemediği bir ders vermiştir. Seçimle iş başına gelmiş meşru hükümeti devirmek, TBMM’yi kapatarak ülkemizi dış güçlerin oyuncağı yapıp, kukla bir yönetimle idare etmek isteyen darbecilere karşı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla her kesimden genç, yaşlı, kadın, erkek sokaklara dökülmüştür.
Türk Milletine yıllarca ahlaklı nesil yetiştireceğiz, Türklüğü ve İslam’ı dünyada en iyi şekilde tanıtacağız diyerek bize yaklaşan, toplumuzda nam salan, en iyi yetişmiş gençlerimizi devşiren FETÖ, on yıllar boyunca gerçek niyetini gizlemiştir. Gerçek niyetini gizleyerek bizim en mahrem kurumlarımıza kadar sızmıştır ancak FETÖ terör örgütünün sızamadığı sadece bir nokta kalmıştır. O da Türk Milletinin kalbi, ruhu, basireti ve vicdanı.
FETÖ mensupları Türk Milletini tanıyamamışlar, onu küçümsemişlerdir. 15 Temmuz gecesinin hain planlarını yaparken, Türk Milletinin karakterlerini hesaba katmamışlardır. Türk Milletini korkak olarak tanımlamışlardır. “Asker darbe yaptı diye bildiri okuruz, kimse sokağa çıkamaz!” diye düşünmüşlerdir. Hatta kendi beyanlarında, “Camilerin bahçesinde imamların lojmanları vardır, biz darbe bildirisini okursak, bu imamlar camilerin minarelerine çıkıp ezan bile okuyamazlar.” Diye düşünmüşlerdir. Ancak milletimizin tarihine baktığımızda, bu düşüncelerinde çok da haksız değillerdir. Fakat günümüz toplumunun değişimini takip edememişlerdir.
Biliyorsunuz biz, 1960’lı, 70’li ve 80’li yıllarda birtakım darbeler yaşadık. Bu darbelerde de maalesef toplumumuz tarafından darbelere karşı bir direniş sergilenmedi. Bu gereken direniş sergilenmediği için biz yetişmiş insanlarımızı, başbakanımızı, bakanlarımızı, ekonomik, siyasi ve kültürel hayatımızı bu darbelerde kaybettik. Her darbeden sonra biz gelişmeye, kalkınmaya çalıştık ama on yıl sonra önümüze yeni darbeler çıktı.
Ancak 1980’li yıllardan sonra ülkemizde büyük bir değişim başladı. Ülkemizde dışa açık ekonomik, sosyal, kültürel hareketler başladı. Rahmetli Özal’ın deyimiyle büyük bir transformasyon yaşandı. 2000’li yıllardan sonraysa bu daha da arttı. Toplumumuzun eğitim seviyesi, refah seviyesi arttı. Ülkemiz tüm ülkeler içerisinde yukarı giderken aynı zamanda dış ülkeler karşısında da artık sözü dinlenir bir ülke haline geldi.
FETÖ üyesi hainler, Türk Milletinin vergileriyle alınan, Türk Milletini, ülkemizi korumak için alınan silahları, milletimize doğrulttular. Kendi uçaklarımızla, kendi tanklarımızla, kendi makineli tüfeklerimizle, helikopterlerimizle savunmasız insanlara maalesef silah sıktılar, bomba yağdırdılar.
FETÖ’cü hainler kendileri açısından yönetimi ele geçirmek istiyorlardı fakat onları kurgulayan insanların sömürgecilerin niyetleri ise başkaydı. Onların niyetleri, Türk Devletinin bel kemiği olan askeriye, yargı, yasama gibi kurumları çalışamaz hale getirmekti. Türk Devletinin içerisinde iç savaş çıkararak Türk milletini bölmekti. Türk devletini çökerterek kapitülasyonları tekrar hayata geçirmekti. Türkiye’nin önce güneydoğu bölgesini bölerek ülkemizi küçültmek, daha sonra da ülkemizi işgale hazır hale getirmekti.
Yine önemli bir konu; Türk milletinin birlik ve beraberliğinin sağlanmasında en önemli mihenk taşlarından olan dinimizi bize sorgular hale getirmekti. Allaha çok şükür Cumhurbaşkanımızın basireti ve liderlik karizması, halkımızın çağrılara kısa sürede cevap vermesi, askeriye ve polis içinde bulunan Ömer Halisdemir, Münir Alkan gibi yurtsever, kahraman askerlerimizin ve polislerimizin, yediden yetmişe halkımızın kahraman mücadelesiyle bu darbe girişimi bastırıldı. Yine, korkudan minareye çıkıp ezan okuyamaz dedikleri imamlarımız çok büyük sınav verdiler. O gece verdikleri selalarla ülkemizin semalarını inlettiler. İnsanlarımızın vicdanlarını titrettiler ve toplumumuzu direnişe çağırdılar ve bunda da başarılı oldular.
FETÖ Terör Örgütü milletimizin silahlarını milletimize doğrultarak, tarihte görülmemiş bir ihanet girişimi gerçekleştirdiler. Bu ihanet girişimi karşısında vatandaşlarımız ülkesine, vatanına, bayrağına sahip çıkmak adeta Mustafa Kemal Atatürk dönemindeki gibi bir kurtuluş mücadelesi vermişlerdir.
Hatırlayınız, 19 Mayıs 1919 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk Samsun’a ayak bastığı zaman ülkemiz 15 Temmuz 2016 gecesinde olduğu gibi büyük bir karanlık içerisindeydi. Fakat o çağrı sonucunda tüm toplumda büyük bir direniş hareketi başladı. 4 yıl süren kurtuluş savaşı sonucunda cumhuriyetimizi kurduk, bağımsız devletimizi kurduk. 95 yıl süren bu emeğimiz maalesef üç beş tane kendini bilmez hainin planlarıyla bir gecede bozulmak istendi ancak milletimiz basiretiyle, cesaretiyle, kahramanıyla ve vicdanıyla bu girişime fırsat vermedi.
15 Temmuz Türk tarihinin en şanlı günlerinden biridir. Yıllarca demokrasi size kendi emeğinizle gelmedi demokrasi size birileri tarafından hediye edildi, siz demokrasiden anlamazsınız dediler fakat demokrasinin ne demek olduğunu anladığımızı 15 Temmuz Gecesi gördüler.
Türk milleti o gece yalnız değildi. Kendilerine önderlik ettiği Müslüman milletler, kendi milletleri ne kadar basiretsiz olsalar da milletlerin basireti her zaman vardır. Yine uzakta olsa da, gayri Müslüm olsa da sömürgeci devletlerden çok çeken mazlum devletler dualarıyla, inançlarıyla bizim yanımızdaydı. Allah da bizim yanımızdaydı. Allah da bizim yanımızdaysa, kimse milletimizin bileğini bükemez.
Türk Milleti FETÖ’nün hain darbe girişimini bastırırken, dış güçlerin ülkemiz üzerinde oynadığı planları da bozmuştur. Bu planların bozulmasıyla artık ülkemizde her türlü gelişimin önü açılmıştır. Terörle mücadelenin önü açılmıştır, işte gördünüz. Bitmez denilen PKK ne hale geldi, girilmez denilen Kandil’ler ne hale geldiler. DEAŞ diye bir terör örgütü icat ettiler. Bu terör örgütü sayesinde dünya güçleri gösteri yaptılar. Bu örgüt sayesinde dünyanın önemli merkezlerini ele geçirmek istediler, Müslümanları kötü göstermek istediler ancak Türk milleti bu oyunu da bozdu. DEAŞ’ın da bitirilmesi Türkiye’nin de önü açılmıştır. Artık Türkiye’nin 2023, 2050 ve 2071 hedeflerinin önü açılmıştır.
Ben, 15 Temmuz gecesi bu şanlı direnişi yapan Türk halkına minnetler duyuyorum. Onun lideri, başkomutan Recep Tayyip Erdoğan beyefendiye minnet duyuyorum. Şehadet şerbeti içen 251 şehidimize rahmet diyorum. Yine 2200 gazimize de Allah hayırlı, uzun ömür versin diyor, 15 Temmuz demokrasi ve milli birlik gününü kutluyor, hepsine saygılarımı sunuyorum.”

 

Saray Haber