CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. İlhami Özcan Aygun, TÜGVA’nın yarışmalarına öğrencilerini yönlendirmeyen Tekirdağ’ın Kapaklı İlçesi’ndeki öğretmenlere verilen maaş kesme cezalarını TBMM gündemine taşıyarak soru önergesi verdi. Aygun, TÜGVA çalışanlarının Milli Eğitim Bakanlığı’nda “danışman” olarak görevlendirilmesinin ve çocukların emanet edilmesinin Milli Eğitim Temel Kanunu’na aykırı olduğunu söyledi.
Aygun, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde; Tekirdağ’ın Kapaklı ilçesinde Karaağaç Atatürk Ortaokulu’nda Eğitim-İş Sendikası’na üye öğretmenlere verilen cezaları gündeme taşıdı.
Karaağaç Ortaokulu’nda görevli 6 öğretmene 1739 sayılı Milli eğitim Temel Kanunu’na uygun hareket etmelerine rağmen, maaştan kesme, kınama cezası, görev yerini değiştirme gibi çeşitli gerekçelerle ceza yağdırıldığını söyleyen Aygun, gelinen tabloyu şöyle özetledi:
Bir öğretmene; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu üyesi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) kitap okuma yarışmasına “Kitapların dini ve siyasi içerikli olduğu gerekçesiyle” katılım göstermeyi reddettiği gerekçesiyle 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verilmiştir.
Bir öğretmene öğretmenler kurulu toplantısı sırasında Destekleme ve Yetiştirme Kurs Programı’ndan mutlu olmadığını ve idarecilerin işini doğru yapmadığını dile getirdiği için aylıktan kesinti ve kınama cezası verilmiştir.
.Aynı okuldan bir başka öğretmen ise öğrenci ve velilerin de bulunduğu bir WhatsApp grubundan, okul müdür yardımcılarını çıkardığı gerekçesiyle uyarı cezası almıştır.
Bazı öğretmenlere de okul müdürüne, “Ders planında hata yaptınız, düzeltiniz” dediği gerekçesiyle cezalar verilmiştir.
“MÜDÜR HAKKINDAKİ ŞİKAYET NE OLDU?”
Aygun, bu gerekçelerle ceza verilen öğretmenlerin okul müdürünün usulsüz işlemleri hakkında yaptığı şikâyetlerin ise yok sayıldığını vurgulayarak, şu tespitleri yaptı:
“Haksız yere soruşturma geçiren öğretmenlerden dördü farklı ilçelere sürülmüştür. Başka ilçeye sürülen öğretmenler arasında Eğitim-İş Sendikasının Tekirdağ Şubesi yöneticilerinden biri de bulunmaktadır. Bu yönüyle, yapılan görev yeri değişiklikleri, Eğitim İş Sendikası’na üye bir yöneticinin, sendikadan kaynaklı görevini yapmasının engellenmesi sonucunu da doğurmaktadır.”
“ÇOCUKLAR TÜGVA GÖNÜLLÜSÜNE EMANET EDİLEMEZ!”
TÜGVA’nın 5-6. Sınıflar ile 7-8. Sınıflar için düzenlediği Balkan Turu veya umre ve para ödüllü yarışmasının şartnamesine göre, her iki grup için kitap listesi yer aldığını, öğrencilerin yarışmaya bireysel olarak ya da en az 5 kişiden oluşan okuma ekipleriyle ‘danışman öğretmen’ öncülüğünde girebildiğini anlatan Vekil Aygun, “Şartnamede, danışman öğretmenin “TÜGVA Gönüllüsü”, MEB’in kadrolu ya da sözleşmeli öğretmeni ya da öğrenci ebeveynleri olabileceği belirtilmektedir. Bu şartname, Milli Eğitim Temel Kanunu’na uygun değildir. Öğrencilerin, Milli Eğitim Bakanlığı’nda kadrolu olmayan danışmanlara emanet edilmesi doğru değildir” eleştirilerini yaptı.
Aygun, Bakan Tekin’in şu sorulara yanıt vermesi talebinde bulundu:
TÜGVA’nın kitap okuma yarışması için açıkladığı kitap listesi ve içerikleri için Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın onayı var mıdır? Bu kitaplar incelemeden geçmiş midir?
Kitap okuma yarışmasında “TÜGVA Gönüllülerinin” danışman öğretmen olarak görev almasında hangi kriterler gözetilmektedir? Danışman öğretmen olacak TÜGVA Gönüllüleri, eğitimci midir ve pedagojik formasyona sahip midir? Devlet okullarındaki öğrenciler, hangi gerekçe ile Milli Eğitim Bakanlığı’nda kadrolu olmayan kişilere emanet edilerek, yurtdışına gönderilmektedir? Aksi yönde gelişecek olaylarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğu ne olacaktır? Bu durum Milli Eğitim Temel Kanunu’na uygun mudur?
Ceza alan Eğitim-İş üyesi öğretmenlerin, okul yönetimi hakkında yaptığı şikayetler için işlem başlatılmış mıdır?
Destekleme ve Yetiştirme Kurs Programından “mutlu olmadığını” söyleyen öğretmene hangi gerekçeyle “Hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmaktan” aylıktan kesme ceza verilebilmiştir? Bir kurs programından “mutlu olmamak” ile verilen bu ceza arasında nasıl bir bağlantı kurulmuştur?
Okul müdüründen bir kurs programındaki “hatanın düzeltilmesini istemek” hangi gerekçeyle “tehdit” olarak kabul edilmiştir?
Öğretmenlere verilen bu cezalar, üyesi oldukları Eğitim-İş Sendikası’nın kısa süre önce Tekirdağ’da yetkili sendika olmasından mı kaynaklanmıştır? Eğitim İş Sendikası’nın örgütlenme çalışmaları sekteye uğratılmak mı istenmektedir?