DEVA Partili Avşar: “Türkiye enflasyon canavarının pençesinde”

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar enflasyon ve hayat pahalılığının toplumsal hayatta tahribata yol açtığını söyledi. Avşar, “İktidar, ülkeyi enflasyon canavarının pençesine teslim etti. Bu durum geçim sıkıntısı çeken ailelerin sayısının artmasına, yoksulluğun ve borçlanmanın derinleşmesine, toplumda sosyal dengenin ve adaletin bozulmasına neden oldu” dedi.

DEVA Partili Avşar: “Türkiye enflasyon canavarının pençesinde”
Yayınlama: 30.05.2024
A+
A-

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

“ENFLASYON TOPLUMUN AHLAKINI BOZAN, YOZLAŞTIRAN BİR NUMARALI HALK DÜŞMANIDIR.”

Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in enflasyon toplumun ahlakını bozan, yozlaştıran bir numaralı halk düşmanı olduğunu söylediğini hatırlatan Avşar, “O yıllara şöyle bir bakalım, enflasyon bir taraftan pahalılığını arttırıp yoksulluğa sebep olurken, diğer taraftan ahlak ve toplumsal düzeni bozuluyordu. Hırsızlık, soygun, yolsuzluk artıyordu. İşte Bunun içinde enflasyona bir numaralı halk düşmanı ve tek kollu canavar yakıştırması yapılıyordu.”, dedi.

 “İKTİDAR, TÜRKİYE’Yİ ENFLASYON CANAVARININ PENÇESİNE TESLİM ETMİŞTİR”

“Bugün toplumun durumu tam anlamıyla bu.”, diyen Avşar; “İktidar ülkeyi tekrar o günlere götürmüş, Türkiye’yi enflasyon canavarının pençesine teslim etmiştir.”, ifadelerini kullandı.

Avşar; “Yükselen enflasyon satın alma gücünü azaltarak temel ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırıyor ve ekonomik belirsizlikler de her gün daha da derinleşiyor. Bu durum, geçim sıkıntısı çeken ailelerin sayısının artmasına, yoksulluğun ve borçlanmanın derinleşmesine, toplumda sosyal dengenin ve adaletin bozulmasına neden oluyor.”, şeklinde konuştu.

“MUTLU BİR AZINLIK DIŞINDA HERKES ENFLASYONU YAŞIYOR”

Okulu bırakan çocuklar da sattığını yerine koyamayan kepenk indiren esnaf da malı tarlada kalan çiftçi de ay sonunu getiremeyen memur da işinden olan işçi de tenceresi kaynamayan kadın da özetle mutlu bir azınlık dışında herkesin bunu yaşadığını söyleyen Avşar; “Açlık sınırının 17.725 TL ve yoksulluk sınırı 57.736 olduğu bir ülkede, buna karşın asgari emekli maaşı 10.000 lira iken asgari ücret 17.002 lira ise burada insan onuruna yakışır bir hayat mümkün olamaz.” dedi.

“EN TEMEL İHTİYAÇ OLAN BESLENME -GIDAYA ERİŞİM- DAHİ ASGARİ ÜCRETİN ÜSTÜNDE KALIYORSA REFAHTAN BAHSETMEK MÜMKÜN OLMAZ”

En temel ihtiyaç olan beslenme -gıdaya erişim- dahi asgari ücretin üstünde kalıyorsa burada refah seviyesinden bahsedilemeyeceğini söyleyen Avşar; “Unutulmamalıdır ki; bu ihtiyaç devletin vatandaşına asgari düzeyde ulaşmasını sağlaması gereken anayasal yaşam hakkıdır.”, şeklinde konuştu.

Avşar, yoksulluğun çok derin hissedilmeye başladığını ve çeşitli fraksiyonları ortaya çıktığını söyleyerek örnekler verdi.

Avşar sözlerine şöyle devam etti; “Mesela tenceresi kaynamayan kadınlarda “kadın yoksulluğu”, emekli maaşı yetmeyende “emekli yoksulluğu”, kazandığı ile ailesini geçindiremeyen emekçide “çalışan yoksulluğu” olarak çok derin bir şekilde görülmektedir.”

 

 

Saray Haber