Anlaşılmaz oldu çok şey
Hüseyin Duygu – Saray Gazetesi
Pek maç seyretmem, nedense geçen akşam arkadaşlarımla Trabzon-Fenerbahçe maçını izledim. Maç bildiğiniz gibi şiddet dolayısıyla son anda iptal edildi. Şiddet ne yazık ki artık futbolun da bir parçası oldu Türkiye’de.
Trabzonspor-Fenerbahçe maçının 89. dakikasında tribünden sahaya atlayarak hakem Volkan Bayarslan’a fiziki saldırıda bulunan 17 yaşındaki O.M., nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Avni Aker’de oynanan karşılaşmanın bitimine kısa bir süre kala, mücadelenin 6. hakemi Bayarslan’a tekme tokat saldıran O.M., savcılıktaki ifadesinin ardından 6222 sayılı ‘ Sporda şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’ kapsamında ve kamu görevlisini kasten yaralama suçundan nöbetçi mahkemeye sevk edildi.
Trabzonspor-Fenerbahçe maçının 89. dakikasında tribünden sahaya atlayarak hakem Volkan Bayarslan’a saldıran 17 yaşındaki O.M. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Saldırgan O.M. dün gece gerçekleştirdiği saldırının ardından gözaltına alınmış, yaşı 18’den küçük olduğu için Çocuk Büro Şube Müdürlüğü’nde tutulmuştu. O.M. sabah saatlerinde savcılığa çıkarılmıştı.
Trabzon Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube’deki sorgulaması tamamlanan 17 yaşındaki O.M., öğle saatlerinde polis aracıyla Adliye’ye götürülürken,dışarıda bekleyen bir grup, “Helal olsun sana. Trabzon senin arkanda” diye bağırdı. O.M.’nin de güldüğü görüldü. Hakemi döven adamı bir grup taraftar kahraman olarak karşıladı.
Düşündüm de, bu maç Diyarbakırspor-Fenerbahçe arasında olsaydı, hakeme saldıran bu taraftara polis nasıl davranırdı! Acaba bu taraftar terörist diye tutuklanır mıydı?
Tesadüfen bir televizyon kanalında saldırganın dayısyla yapılan söyleyişiyi izledim. Saldırganın dayısı kameralara hiç çekinmeden ’Param olsaydı ben de maça giderdim ve yeğenimin yaptığının aynısını yapardım’ dedi. Yani o da hakemi dövecekmiş!
’Teröristler medreseden değil üniversitelerden çıkar ’ diyen din adamları çekinmeden konuşuyorlar ülkemizde.
650 bin liralık mercedes arabasıyla fotoğraf çektiren halkçı belediye başkanı var ülkemizde.
İmam Hatipli kızlara camide tecavüz eden imamlar var ülkemizde.
Abdestsiz dışarı çıkmayan vali var ülkemizde.
İŞİD yanlışlıkla Türkiye’ye roket atmış olabilir diyen Cumhurbaşkanlığı sözcüsü var ülkemizde.
Sahada hakem döven taraftarı kahraman gibi karşılayan taraftarlar var ülkemizde.
Hükümeti ve Cumhurbaşkanı’nı eleştirmemek için sadece CHP’yi eleştiren ulusalcılar var ülkemizde.
Hükümet her sıkıştığında can simidi olan milliyetçiler var ülkemizde.
Sabahtan akşama kadar okula gidip, hafta sonları 12 saat çalışan öğrenciler var ülkemizde.
Neden kutlandığını pek anlayamadığım ’Kutlu Doğum Haftası’nı kutlayıp, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nın Taksim’de kutlanmasını yasaklayan yöneticiler var ülkemizde.
Daha neler var neler. Yok ’ yok’ ülkemizde.
Bütün bunlara rağmen anayasanın tarafsızlık ilkesini çiğneyen ve her gün yaptığı konuşmalarla muhalefet partilerine kin ve nefretle çatan Cumhurbaşkanını destekleyenler var ülkemizde..
Ne kadar anlaşılmaz oldu bu yaşadığımız ülke.