İskandinavya, yani Kuzey Avrupa, yılın en karanlık günlerini yaşıyor. Vikingler bu karanlık kış günlerinin bitimini 22 Aralık olarak kabul etmişler. Karanlık günlerin ardından Güneş’in yeniden gelmesini İskandinav ve Baltık halkları bir ışık yani bir ‘Aydınlanma Bayramı’ olarak binlerce yıl kutlamışlar.
Noel (çam) ağacı süslemesi İskandinav halklarına yaklaşık 200 yıl önce Almanlardan gelmiş. İskandinav halkları 22 Aralıkta güneşe, yani aydınlığa kavuşma bayramını törenlerle kutlamışlar. Bugünkü adıyla Noel, yani aydınlanma bayramı, kökeni Vikinglere kadar uzanan ve ‘meşe ağaçlarına’ duyulan kutsal inançtan gelir. Bu dönemde güneş ve ateşin yanı sıra kutsal kabul edilen ‘meşe ağacı’ aydınlanmanın sembolüydü.
Zamanla aydınlık günler adalet, eşitlik, bilim, hukuk gibi kavramların tanımlanmasında kullanılmış ve demokrasinin temel değerleri olarak benimsenmiştir. Bireyin, insanın, toplumun ve ulusun aydınlanması da demokratikleşme süreciyle aynı yolda buluşmuştur.
Acının umutları yok ettiği anda, umutları hep aydınlık günlere duyulan inanç yeşertmiştir. Işık ve aydınlık Tanrısı Apollon, karanlıkta bir ışık gibi, aydınlık gülüşün sembolü olmuştur. Apollon, aydınlık seviyesini yakalamanın aydınlanmaktan geçtiği mesajını vermeye çalışmış, aydınlıktan yanaysan, aydınlık seninledir demiştir.
Uzak mıdır bize aydınlık? Işık, sevgi ve insan sıcağıyla yaşayan ve yaşatana ‘aydınlık’ hep arkadaşlık eder. Aydınlanmak insanı erginleştirir, özgürleştirir. Özgür insan hurafeye bel bağlamaz, itaat kültürüyle arkadaşlık etmez, birey bilincine ulaşır ve bilinçli bir yurttaş olur.
İnsanın ‘evrim teorisine’ ne dersiniz? İstediğinizi demekte özgürsünüz. İnsanın oluşumunu, gelişiminin bilimsel araştırmasını okumak ve öğrenmek istemek bir insan hakkıdır. Türkiye’de bugünlerde internette ‘Google’ de, ‘evrim teorisi’ yazınca, teorinin yalanlarına ve nasıl çöktüğüne dair yüzlerce site çıkıyor karşınıza. Teoriyi öğrenmek isteyen ve bu teoriyi hakkıyla anlatan adil bir internet sitesi bulmak ise nerdeyse olanaksız. Evrim teorisine filtre konulmuş. Türkiye insanının öğrenmesini istemeyenler karanlıktan yanadır, aydınlanmaya karşıdır.
İnsanın aydınlanmak isteği bir insanlık savaşıdır.
Bu savaş aklın ve bilimin yönetmesini istemektir.
Düşünmekten yana olmak, toplumsal olaylara karşı ilgi duymak ve insan gibi yaşama isteğidir.
Çocuklarımızın ve gençlerimizin aydınlık günlerinden, geleceğinden yana olmaktır.
Dogmalardan, hurafelerden, büyülerden, burçlardan, fallardan uzak durmaktır.
Dilini, kültürünü, ülkesini sevmektir.
Aklını kullanmayı öğrenmek, öğrenmeyi öğrenmek ve insanlığın binlerce yıllık birikimine sahip çıkmaktır.
Aklın da bilimin de demokratik yaşamın vazgeçilmez birer temel taşı olduğunu kavramaktır.
Akılsızlığa karşı çıkmak, ayrımcı ve insanlık dışı politikalara karşı bilinçli bir şekilde mücadele vermektir.
… Sen çıkmasan yaylaya,
dağlar çiçek açar mı ?…