Herhangi bir yerden 100 tane kırmızı ateş karıncası yakalayın. Daha sonra bir başka yerden 100 tane bildiğimiz siyah karıncayı alın ve bunların hepsini bir kavanozun içine koyun. İlk başta hiçbir şey olmayacaktır. Daha sonra kavanozu elinize alın, oldukça şiddetli bir şekilde sallayın ve tekrar yerine koyun. Kavanozun içinde bir anda karıncaların birbirlerini öldürmek için savaştığı bir kaos ortamı göreceksiniz. Kırmızı karınca bunu yapan düşmanın siyah karıncalar olduğunu düşünürken siyah karıncalar bu kaosun nedeni olarak kırmızı karıncaları görmektedir. Oysa çok iyi bildiğiniz üzere kaosun asıl nedeni sizin elinizdedir.
O nedenle günümüzde sosyal medya aracılığıyla veya başka ortamlarda hiç tanımadığınız birileriyle tartışacak ya da kavga edecek bir duruma geldiğinizde şu soruyu sorun acaba “kavanozu kim salladı” Ama her şeyden önce dünyada her şeye maydanoz hatta salça olmaya çalışan ABD’nin süper bir güç olduğunu kabullenmek zorunda mıyız? Ya da şöyle sorabiliriz, ABD dünyanın Jandarması mıdır? Yoksa kavanozu sallayan mıdır? Asıl mesele burada. Eminim ki hepimizin ortak cevabı kavanozu sallayandır. Amerika emperyalist bir ülke olmasına rağmen dünyanın istikrarı için tek şans olarak görülmesi saçmalıktır. Amerika’nın Kavanozu sallamasına izin vermeyerek direkt yere vurarak kavanozun kırılıp dağılması için mücadele etmeliyiz.Endişenin, paniğin kaosun ve iç hesaplaşmaların planlayıcısı Amerika şimdi olduğu gibi geçmiş yıllarda da kendisini bulunmaz hint kumaşı olarak görüyordu. Ta ki SSCB dağılana kadar. SSCB’nin dağılmasından mutlu olduğu kadar da endişeleniyordu. Çünkü kendisine her zaman rakip olarak gördüğü SSCB dağılmışsa Amerika da dağılabilir endişesi hakim olmuştu. Benim şahsi düşüncem Amerika hiç beklenmedik bir anda büyük bir çöküş yaşayacaktır. Türk atasözü deyimiyle “bir at kırk yıl koşmaz.” Çünkü karşımızda ayağı kırık ve hasta bir at var. Atlar tedaviye yanıt vermedikleri için atlara ne yapıldığını herkes biliyor. Bir ihtimalde olsa Suriyeliler Amerika’ya gidebilse ve kavanozu orada sallayabilseler.
Dünya basınında yer alan “ABD’den Rusya-Ukrayna savaşının seyrini değiştirecek yeni hamle” ABD dışişleri bakanı Antony Blinken ABD Başkanı Biden’in verdiği yetkiylesekiz kez Ukrayna’ya silah gönderdiklerini ve toplamda askeri yardımın 21.9 milyardolara ulaştığını açıklamıştır. Savaş ve Kan’dan beslenen Amerika Ukrayna’ya silah gönderereksavaşın devam etmesini isterken yıllar önce Mustafa Kemal Atatürk tarafından “Dünyanınneresinde bir fenalık varsa, baskısıyla, harple, mücadele ile değil, bunu tedavi ederek önünü almalıyız. Hatta nasıl bir vücudun parmağının ucunda ki bir acı, bütün vücudurahatsız ederse, bizde öyle yapmalıyız” demiştir. Rusya – Ukrayna savaşı barış yoluyla önlenebilecekken ABD yine kavanozu sallayarak her zaman olduğu gibi hem maddi hemmanevi olarak Ukrayna’yı sömürmeye başlamıştır.