Nazmi Metin yazdı: Güzelim Saray

Nazmi Metin yazdı: Güzelim Saray
Yayınlama: 04.02.2021
Düzenleme: 21.08.2023 17:02
A+
A-

İyinin yanında on puan kırarak yüzde doksan şeklinde bir Saray olduğunu söylemek gerekir. Peki, bu durumda ne yapmamız lazım? Herkesin elini taşın altına koyması lazım. Eğer benim parmaklarım zarar görür ben taşın altına elimi koyamam diyorsanız o zaman iyinin yanında bu kez on değil yirmi puan kırarak yüzde seksen bir Saray olduğunu söylemek daha doğru olur. Saray’ın meydanına, çarşısına, otogarına üç ana caddeden ulaşılabiliyor. Bunlar Çerkezköy Caddesi, Vize Caddesi ve İstanbul Caddesinden ibarettir. Saray’ın çarşısını bu üç ana caddeyi otuz dakika da gezebilirsiniz ve sonrasında gelip oturabileceğiniz iki adet parkı var Bülent Ecevit Parkı ve Uğur Mumcu Parkı.  Sonrası mı? Yapılacak başka bir şey yok, tekrar aracınıza binip geldiğiniz yere döneceksiniz. Saray yıllardır böyle kısır bir döngü içerisinde olup denizin dalgaları gibi bir içeri bir dışarı gidip geldi. Sonuç itibariyle bir komut verilmişçesine  “yerinde say” şeklinde yerinde saymaya devam ediyor. Saray coğrafi açıdan dümdüz bir ova şeklinde olduğundan şehir içi yeni düzenlemeler yapılması gerektiğinde zorlanılacak bir durum söz konusu değildir. Yani artık Saray yerinde say komutundan çıkıp “ileri marş” komutuna geçmelidir. Hatta çok geç kalmıştır. 21 yüzyılda bu kadar geri kalmışlık Saray’a yakışmıyor.

Olacak; daha zaman var demekle hiç bir şey olmuyor zamana bırakılacak durumların yanında zamana bırakılmayacak o kadar çok şey var ki saymakla bitmez. “İnsanı merkeze alan bir anlayışla, tüm yönetim ilkelerimizi insan için ve insana göre oluşturacağız!” denilerek hemşehrilerimizin sağlıklı, huzurlu ve insanca yaşayacağı bir sosyo-kültürel alt yapı oluşturulacaktır” denilmişti. Bunun tamamı değil ne kadarı gerçekleştirildi diye sormak herkesin hakkı. “Katılımcı Belediye adı altında karar alma ve uygulama süreçlerinde sivil toplum örgütlerimiz ve halkımızla işbirliği yapılacaktır” denildiği günden beri Saray’da karar alma ve uygulamalarda sivil toplum örgütleri ve halkla hangi konularda işbirliği yapılmıştır. Halk olarak birlikte ağlıyoruz da derman belediyecilikte birlikte gülebiliyor muyuz. Sorgulamak bilgi almak her vatandaşın yasal hakkıdır. Hadi soralım  o zaman “Öncelikle işçi anne ve babaların yararlanabileceği çocuk bakım evleri açılacaktır” denildi ya ne oldu, bununla ilgili olarak herhangi bir girişimde bulunuldu mu? “Bıraktık artık her şeyi oluruna düşündüm her şeyi ile inceldiği yerden kopsun.” diyerek buda benim cevabım olsun.

Öğrenecek o kadar çok şeyiniz var ki , son sorunuzu sormadan, hiç bir zaman bilemedim ben şimdi demeyin. Meydanlarda o kadar çok bağırdınız ki kazanmasını istediğiniz kişinin kazanması için işte şimdi o kişiye sosyal belediyecilik projeleri hakkında soru sorma hakkını elde ettiniz. Yaşlı bakım evleri “bakıma muhtaç yaşlılarımızın ihtiyaçlarının karşılandığı bir bakım evi açılacaktır” denilmişti. Neden hiç bir yaşlımız belediyenin kapısını bunun için çalmıyor. Belki de tek başına yaşayan iki sohbet edecek iki insana muhtaç olan yaşlılarımız vardır bunlar tespit edildi mi? “Roman hemşehrilerimiz için konutlar inşa edilecektir” denilip “Müzik alanındaki yetenekleriyle ön plana çıkan roman gençleri, tespit edilecektir. Babaeski bandosu gibi örnek modeller yaratılacaktır” denilerek bu konularla ilgili bir çalışma yapıldı mı yapılmadı mı bilmiyoruz. Roman gençlere sorduğumuz da ise böyle bir çalışmadan haberleri olmadığını dile getiriyorlar.

Hayvan hakları evrenseldir. “Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bütün hayvanların insanlarca gözetilmeli, bakılma ve korunma hakları vardır.” 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü olarak da bilinmektedir. Dünya genelinde maddi kazanç ve eğlence amacıyla birçok hayvan işkence, eziyet ve kötü muameleye maruz kalmaktadır. İlçemiz caddeleri de maalesef köpekten geçilmiyor. Bazen ürkütücü bir şekilde sürü halinde gezdiklerinde ister istemez insanlar korkuya kapılıyor. Belediye çalışanları tarafından gerek şehir içinde gerekse şehir dışında sokak köpekleri beslenmektedir. Bu uygulama dolaysıyla belediye takdir kazanırken “mevcut hayvan barınağımız iyileştirilecek ve barınaklardan hayvan sahiplendirme özendirilecektir” denilmişti. Bu uygulama ile ilgili çalışmalar yapılarak şehrin içinde ki köpeklerin toplanılması ve barınakta bakılmaları gerekmektedir. Vatandaşın yoğun olarak alışveriş yaptığı yerlerin kapı önlerinde bekleşerek veya yatışarak diğer taraftan dışkıları ile etrafı kirlettikleri görülüp belki de sağlık açısından tehlike oluşturmaktadırlar. Konunun hayvan düşmanlığı gibi görülmemesi gerekmektedir. Konuya hassasiyetle yaklaşılmalı ve sosyal sorumluluk projeleri geliştirilmelidir.

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Saray Haber