Nazmi Metin yazdı: Sorun CHP’de değil

Cumhuriyetin ilk kurulduğu 1923 yılından 1945 yılına kadar, Türkiye’de tek parti iktidarı olarak CHP’yi görüyoruz. 1946 yılına gelindiğinde ilk kez çok partili seçime gidildikten sonra CHP oyların %70’ini alarak iktidarını devam ettirmiş. Fakat “Açık oy, gizli tasnif” demokratik olmayan bu sistem, millet iradesinin özgürce tecelli etmesinin önüne geçmesiyle seçim komisyonlarında görev alan kimselerin işgüzarlığı ile birlikte bu seçim “şaibeli seçim” olarak tarihe damgasını vurmuştur.

1950 yılında yapılan seçimlerde Demokrat Parti oyların %53’ünü alarak CHP iktidarına son vermiş. Türkiye Cumhuriyetinin 12 yıl Cumhurbaşkanlığını yapan Türkiye’nin ikinci adamı İsmet İnönü, muhalefet lideri konumuna düşerek siyaset yapmaya devam etmiştir. Yıl 1954; Demokrat Parti yapılan seçimde oylarını %58.4’e çıkartırken CHP’nin oyları %35’e gerilemiş. 1957 yılında yapılan seçimde CHP, Demokrat Partiye karşı oylarını %41’e çıkartırken bu oranı çok büyük bir başarı olarak görerek “Demokrat Parti için bir uyarı” olduğu göndermesini de ihmal etmemiştir. Ne yazık ki bu oy artış yüzdesi CHP’yi 1960 yılına kadar iktidar olması için yetmemiştir.

Yapılan bütün seçimlerin ardından 27 Mayıs 1960 darbesi bütün partileri kapatmıştır. Daha sonra Bülent Ecevit’in CHP Genel Başkanı olmasıyla birlikte1973-1977 seçimlerinde birinci parti olmuş ve bugün CHP’lilerin minnettar olduğu Ecevit gerçeği ortaya çıkmıştır. Alınan bu seçim sonuçları üzerine sorunun CHP değil, İnönü’nün Genel Başkanlığı olduğu öne sürülmüştür. Aradan 44 yıl geçmiş. Şimdi yine aynı sorunla karşı karşıya kalan bir CHP görüyoruz. Sorun CHP değil, sorun Kılıçdaroğlu’ndadır. 4 Kasım 2023 tarihinde yapılacak olan büyük kurultayda istenilen değişim yapılırsa CHP ve üyeler rahat bir nefes alacaktır.

Geriye doğru dönüp baktığımızda CHP 1979 yılından bu yana iktidar olamadığı gibi Kılıçdaroğlu, CHP’ye Genel Başkan olduğu günden beri gelmiş geçmiş en başarısız genel başkan olarak gösteriliyor. Bu duruma katılabilirsiniz veya katılmayabilirsiniz. ‘Olmayacak duaya amin’ demenin de hiçbir anlamı yok. Değişimin şart olduğunu üzerine basa basa söyleyenlerdenim. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; 2009 yerel seçiminde CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olduğu seçimi AK Parti Adayı olan Kadir Topbaş’a karşı kaybetti.
CHP’ye Genel Başkan olmadan önce ilk kaybettiği seçimden sonra CHP Genel Başkanı olduktan sonra kaybettiği seçimler ise;
12 Eylül 2010 Anayasa Referandumu (Evet-Hayır)
12 Haziran 2011 Genel Seçimi
30 Mart 2014 Yerel Seçimi
10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi
7 Haziran 2015 Genel Seçimi
1 Kasım 2015 Erken Genel Seçimi
16 Nisan 2017 Anayasa Referandumu (Evet-Hayır)
24 Haziran 2018 Genel Seçimi
31 Mart 2019 Yerel Seçimi
14-28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri.

CHP’ye kaybettirmeye alışmış olan Kılıçdaroğlu’nun durumu sınıfında ikmale kalan bir öğrencinin durumundan farksız. İkmale kalsa bile bu saatten sonra bu yenilgileri kurtaramaz. Ne yapması gerekir, artık inzivaya çekilerek emekliliğin tadını çıkarması gerekirken, hala gitmemek için direniyor.

Uzun yıllar Tekirdağ’da Faik Öztrak’ın söylemleriyle CHP’de siyaset yapanların olduğunu görüyoruz. Son zamanlarda CHP’li üyelerin büyük çoğunluğunda rahatsızlık yaratmaya başlayan artık Faik Öztrak’ın Tekirdağ siyasetinden elini çekmesini isteyenler çoğunlukta. Saray CHP eski İlçe Sekreteri Hakkı Canoğlu “Lale devri nasıl bittiyse, Tekirdağ’da sülale devri de bitecek” derken birilerine gönderme yaptığı açık. O birileri de inşallah bu göndermeyi anlamazlıktan gelmez. Yine CHP Saray eski İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Eraslan’ın Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş İçin Tekirdağ il kongresinde yaptığı konuşmasını “Liderinin değişmemesini istemesi damarlarında ki devrimci ateşin emaresi mi yoksa beş yıl daha koltukta oturabilme ihtimalinin neticesi mi bilemedim” diyerek eleştirmiş ve değişimden yana olduğunu sözlerinden belli etmiştir. CHP çok önceden seçilmiş kişileri üyelerine oylatmaktan vazgeçerek gerçek seçim takvimine uyum sağlamalıdır. Yıllardır üyelerin oylarını heba etmekten bıkmayan CHP’de artık değişim şart değil, zaruridir.