Saray’da lavanta hasadı heyecanı

Saray’da lavanta hasadı heyecanı
Yayınlama: 06.07.2020
A+
A-

Saray’da son yıllarda üretim sahası genişleyen, rengi ve kokusuyla alternatif tarımın gözdesi olan lavantada hasat mevsimi başladı. Çukuryurt Mahallesinde bu yıl ikinci defa lavanta hasadı yapan Ziraatçı Nazmi Duygu lavantanın hem tarım hem de turizm geliri sağladığını belirterek, “Ben 3 dekar lavantadan 9 bin TL’den fazla gelir elde edeceğim. İlçemizde kısa sürede ortaya çıkan örnekler lavantanın geleceğinin çok parlak olduğunu gösteriyor” dedi

Lavanta’nın buğday ve ayçiçeğine göre daha fazla gelir getirmesinin yanı sıra lavanta tarlalarının görsel güzelliği ve bulunduğu alana güzel kokular yayması ürünün popülerliğini her geçen gün artırıyor.
SARAY’IN GELECEĞİ LAVANTADA
Saray’da tarım ve hayvancılık konusunda yaptığı başarılı ve örnek çalışmalarla bilinen Tekirdağ Büyükşehir Belediye Meclisi eski Üyesi, Canım Doğa Fidanlığı işletmecisi, Ziraatçı Nazmi Duygu üreticileri özendirmek 2018 yılında 3 dekar alana lavanta dikimi gerçekleştirmişti. Bu yıl ikinci defa lavanta hasadı yapan Nazmi Duygu, lavantanın hem tarım hem de turizm açısından Saray’ın geleceği olduğunu belirtiliyor.
1 DEKAR LAVANTA TARLASI 50 DEKAR BUĞDAY TARLASINA BEDEL
Trakya’da üreticinin topraktan uzaklaştığı, tarım topraklarının ilaç ve kimyasal gübreler ile zehirlendiği bir süreçte lavanta yetiştiriciliğinin tarıma yeniden can vereceğini ifade eden Nazmi Duygu, lavanta yetiştiriciliği konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi:
“Ben yıllardır tarım konusunda çalışmalar yapıyorum. Büyükşehir ve Saray Belediye Meclisi’nde görev aldığım dönemde tarım ve hayvancılığa çok önem verdik. Saray’a gelen lavanta üreticilerinin yaptığı çalışmalar dikkatimi çekti. Araştırmalar yaptım. Hem Saray Belediye Meclisi’ne hem de Tekirdağ Büyükşehir Belediye Meclisi’ne lavanta konusunda önergeler verdim. Bu konuda yurt içi ve yurt dışında araştırma yapmamız gerektiğini söyledim. Büyükşehir Meclisi bize görev verdi hem yurt içinde hem de yurt dışında bu konuda çalışmalar yaptık. Başta Fransa’nın lavanta üretimiyle ün yapmış Provence bölgesi ile Bulgaristan’ın Haskovo ve Kazanlık’taki Hacı Dimitri Bölgesinde incelemeler yaptık. Lavantacılığın Türkiye’mizin her yerinde rahatlıkla yapılabileceğini, tek sevmediği toprağın sulu topraklar olduğunu, lavantanın ekim ayında dikilmesi durumunda ömür boyu hiç su vermenize gerek olmadığını ama Nisan ayında ekim yaparsanız 2-3 defa sulamanız gerektiğini yerinde gördük. Ayrıca yaptığımız incelemeler sonucu 1 dekar lavanta tarlasının en az 50-60 dekar buğday ve ayçiçeği tarlasına eş değer olduğunu, lavantayı bir defa diktiğin zaman 20 sene biçebildiğini, ayçiçeği ve buğday tarlalarında büyük maliyete neden olan mazot parası, tohum parası, ilaç parası ve gübre parası gibi giderlerin hiçbirinin olmadığını, kazancın direk olarak üreticinin cebine kaldığını da görmüş olduk. Lavanta tarlalarının doğayı koruyan yönü de ayrıca dikkatimizi çekti. Lavanta tarlalarına arıdan başka bir böceğin gelmediğini, 2 yıldan sonra dibinde bir ot dahi bitmediğini inceleme gezilerimizde tespit ettik. Lavantacılık bölgemizde hem çevre kirliliğini önlemesi açısından hem de sivrisineklerden korunmak için önemli. Fransa’nın en küçük köyünde bile lavantada destinasyondan sonra yağı çıkarılınca oradaki parfümü atmadan önce bütün şehirde kullanıyorlar. Şehrin bütün köyleri,  kasabaları ve sokakları lavanta kokuyor. Biz bahçelerimize ve tarlalarımıza lavanta suyunu atarsak süne, bit, pire ve zararlı böceklerin olmadığını göreceğiz. Bahçede, bütün tarım alanlarında, şehrin güzelleştirilmesinde lavanta suyu kullanabiliyorsun. Bu çok önemli bir değer. Fransa’da lavanta bahçesi turizmi diye bir şey var. İnsanlar sırf lavanta bahçelerini görmek için Provence bölgesini ziyaret ediyor. Saray’da da bu yönde ufak ama önemli adımlar atılmaya başladı. Saray’dan bir kardeşimiz hayata geçirdiği bir uygulama ile lavantanın turizm potansiyelini ortaya koydu. Onun için bir an önce lavantanın gerçek değerine sahip çıkmalıyız ve bu konuda çalışmaların devamını sağlamalıyız.”
LAVANTA EK, RAHAT ET
Lavanta’nın ayçiçeği ve buğdaya göre daha kazançlı olduğunu ifade eden Nazmi Duygu, açıklamalarına şu şekilde devam etti:
“Biz ayçiçeği ve buğdayda dekara 200 lira kar elde edemiyoruz. Lavanta ile fide ve dikim parası hariç masraf etmediğimiz gibi tohum, mazot, ilaç ve gübre parası vermiyoruz. Lavanta bana sadece 2 yıl bana bak, ben sana daha ilk yılda geri vereceğim yaptığın masrafı diyor. Ben burada 3 dekardan 6 litre yağ alacağım en az. 200 Euro’dan gidiyor şimdi lavanta yağının litresi. Sadece 3 dekardan 9 bin TL’nin üzerinde gelir elde edeceğim. Yani ayçiçeği ve buğdayın 7-8 katı üzerinde kar elde ediyorum. Bu gerçeği insanların bilmesi lazım. Lavanta 6-7 seneden sonra tam verimli duruma geliyor. Ve 20 sene de aynı tarlayı biçmeye devam ediyorsunuz. 20 yıldan sonra dinlendirmek lazım. Bir dikim masrafı var. Onu da ertesi sene fazla fazla alıyorsun. Bir daha da hiç masraf etmeden biçiyorsun hem de her sene daha fazla yağ alıyorsun. Üstelik hiç havayı kirletmiyorsun, mazot kullanmıyorsun. Mazotu, tohumu ve gübreyi nasıl alacağım diye düşünmüyorsun. Dolayısıyla lavanta ek rahat et diyorum.”

LAVANTA YILDA İKİ DEFA ÜRÜN VERİYOR

Lavantanın yılda iki defa ürün verdiğini, bu nedenle lavanta da karlılığın yüksek olduğunu da belirten Duygu, “Lavantanın hasadı genelde temmuz başında olur. En iyi hasat temmuz başındaki hasattır. Ekim ayında da yeniden çiçek verir. Ona da yarım hasat diyoruz biz. Senede 1,5 hasat yaparız. Temmuz ayında ana hasat, ekim ayında da yarım hasat. Ben tarlama yağlık lavanta olarak bilinen İngiliz Lavantasının dikimini yaptım. Benim burada diktiğim lavanta yağ kalitesi en iyi olan çeşit. Saray’da  fide üreticilerimiz ve turizm odaklı bu işi yapan vatandaşlarımız var. Onların da yaptığı çalışmalara gerek belediyelerin gerekse de il ve ilçe tarım müdürlüklerinin yardım etmesinden yanayım. Fransa bunu 150 yıldır, İspanya 130 yıldır, komşumuz Bulgaristan 100 yıldır yapıyor. Bizde sadece Isparta’nın Kuyucak Köyünde 15 yıllık bir mazisi var” açıklamasında bulundu.
DUYGU’DAN ÜRETİCİLERE LAVANTA DİKİN ÇAĞRISI
Son olarak Saray’lı üreticilere lavanta dikmeleri için çağrıda bulunan Duygu, şunları ifade etti:
“Saray’ımızın, Trakya’mızın geleceğini düşünen herkesin lavantanın faydalı bir bitki olduğuna inanması gerekiyor. Lavanta üretimini Saray’da hızlıca yaygınlaştırmamız gerekiyor. Üreticinin elde ettiği yüksek gelirin yanında, turizm geliri de olacak. Lavanta’dan sabun, parfüm, krem vb. her şey yapılıyor. Belediye ile birlikte bir çalışma yapalım, Büyükşehir ve Valilik de yardımcı olsun. Bırakın Trakya’yı, Türkiye’yi, Saray Avrupa’nın en güzel lavanta yetiştiren bölgesi olabilir. Fransa’da nasıl ki Provence lavanta bölgesi ile anılıyor, Türkiye’de de Saray lavanta bölgesi olarak anılabilir. Yeter ki bir çalışma olsun. Biz tarlalarımıza zehir sıkıyoruz onlar lavanta suyu sıkıyor. Aramızdaki farkı anlayın artık. O kadar arazilerini gezdik, bilhassa lavanta tarlalarını, buğday tarlalarını. Bir tane süne, zararlı böcek görmedik. Çünkü lavanta suyu kullanıyorlar. Bizim gibi üçüncü dünya ülkelerinde ilaç kullanıyorlar.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Saray Haber